Neden Okumak Kadar Yazmak Da Önemli?

Yağmur Mutluer
2 min readDec 25, 2018

Bu konuyu düşünürken aklımda, nasıl bir giriş yapacağım sorusu düştü zihnime. “Başkalarını okurken onların okyanuslarını keşfedersiniz, yazarken ise kendi içinizdeki okyanusu.” Aklıma ilk gelen fikir buydu. Okyanus yerine dilediğinizi koyabilirsiniz. Belki gökyüzü belki dünya. Çoğumuzun kitap okuma amacı farklı dünyalara dalmak değil midir zaten? Peki hiç kendi içinize ışığı tutup bakmayı denediniz mi? Bu söylendiği kadar kolay bir eylem değil tabi. Belki de hayattaki en zor eylemlerden biridir insanın kendini tanıması.

Benim çözüm yöntemim ise yazmak! Okumak kadar yazmak da önemlidir. Yazmak için ilk başta düşünmek gerekir. Kendinizle vakit geçirmek ve baş başa kalmanız gerek. Kendinize kaç saat tahammül edebilirsiniz? Ya da saatleri fark etmeden kendinizle konuşabilir misiniz doyasıya?

“Ben Kimim?”

“İnsanlara kendim hakkımda ne anlatabilirim?”

“Şimdiki birikimim ile ilk çağa dönmüş olsam icat edilen her şeyi ben de keşfedebilir miydim?”

Düşünülecek o kadar fazla konu var ki kendimiz ve hayat hakkında, bazen geldiğim noktanın başı neredeydi unutacak kadar derine dalıyorum içimde! Düşünceleriniz somutlaşınca karşınızda size ayna tutan bir metin göreceksiniz ve bu ayna gözlerinizden çok daha fazlasını barındırıyor olacak.

Kendimi bildim bileli yazar olacağım, kitaplar yazıp tüm dünyaya kendimi tanıtacağım derdim. Sorun peki hiç yazdım mı? Bir iki defa hariç yeltenmedim bile. Bu sefer düşüncelerimi kum taneleri gibi uçuşup gitmemesi için sağlam kayalara dönüştürmeyi amaçlıyorum. Kim bilir, belki bir gün o kayalar birike birike bir ev ya da dağ oluşur?

Son olarak düşünün ve yazın!

--

--